Hepimiz cildimizin parlak ve güzel görünmesini sağlamak için çeşitli çabalar göstermekteyiz. Fakat bu çabalar her zaman istediğimiz sonuca bizi ulaştırmayabilir. Uyguladığımız bakım yöntemlerini sağlıklı bir diyetle desteklememiz gerekmektedir. Bu yazımızda doğru bir cilt bakımının nasıl olması gerektiğinden ve diyetin öneminden bahsedeceğiz.
1. Cilt Bakımını Doğru Yapın
Cildinizin temiz, pürüzsüz ve parlak olmasını istiyorsanız yapmanız gereken ilk şey doğru ürünler kullanmak ve uygulamaları doğru yapmaktır. Gün içinde taşıdığınız makyaj kalıntısını eve döndüğünüzde mutlaka temizlemelisiniz. Bu, pek çok kadın tarafından ihmal edilen bir adımdır. Bu işlem için her akşam, en az birkaç dakikanızı ayırmalısınız.
Kullanmanız Gereken Yüz Bakım Ürünleri Nelerdir?
Misel Suyu ve Yüz Temizleme Solüsyonları
Bu ürünler sadece kirli cildi temizlemekle kalmaz; aynı zamanda fazla üretilmiş sebumu emer ve ciltte yağlı bir katman bırakmayarak tahriş riskini en aza indirir. Ayrıca piyasada bulunan bazı misel suları, içerdikleri C vitamini sayesinde cilt üzerinde aydınlatıcı ve yatıştırıcı bir etkiye sahiptir.
Bu ürünleri bir pamuk yardımıyla kullanabilirsiniz. Yeteri miktarda sıvıyı pamuğa dökün ve yüzünüze uygulayın. Pamuk üzerinde kir görünmeyinceye kadar temizliğe devam edin. İşlemi fazla bastırmadan, nazikçe yapmak en iyisidir.
Peelingler ve Yüz Temizleme Maskeleri
Cildi derinlemesine temizlemek için haftada bir kez peeling etkili bir ürün kullanmalısınız. Buna ek olarak haftada iki defa maske uygulamak iyi bir katkı sunacaktır. Peeling, ölü hücreleri cilt üzerinden atmaya yardımcı olur. Maskeler ise gün boyunca yorgun olan ve dış etkilere maruz kalan cildi besler ve yatıştırır.
Besleyici Bir Gece Kremi ve Göz Kremi
Cildiniz beslenmeye ve yenilenmeye sürekli olarak ihtiyaç duyar. Bu özelliklere sahip bir krem kullanmak vazgeçmemeniz gereken bakım rutinlerinizden biri olmalıdır. Gece saatleri cildin dinlenmesi ve gevşemesi için dikkat edilmesi gereken bir zamandır. Genellikle işten dönünce dinlenme ihtiyacı ağır basar ve cilt bakımına yeterli zaman ayrılmaz. Bu sağlıklı bir alışkanlık değildir ve mutlaka değiştirilmelidir. Ayrıca kullandığınız gece kreminin içeriğindeki maddelere dikkat etmelisiniz.
Gece kremini kullandıktan sonra, son uygulama olarak göz çevresi bakımı gelmektedir. Bu bölge çeşitli dış etkenlerden, yorgunluktan, uykusuzluktan, stresten ya da kullanılan bakım ürününün yan etkisinden dolayı şişebilir veya koyu halkalar açığa çıkabilir. Piyasada çok sayıda göz kremi bulunmaktadır. Bu yüzden bir göz çevresi kremi seçerken cildinizin ihtiyaçlarına göre hareket etmelisiniz.
2. Makyaj Yaparken Aşırıya Kaçmayın ve Doğallığınızı Bozmayın
Eğer siz de sabahları cildinize bir tabaka fondöten, pudra ve allık uygulayanlardansanız bu gibi alışkanlıklardan kurtulmalısınız. Bunlar gün boyunca cilt gözeneklerinin tıkanmasına ve çeşitli cilt kusurlarının görünümünü kolaylaştırmasına sebep olmaktadır.
Her ne kadar hafif ve gözenekleri tıkamadığı iddia edilen kozmetikleri tercih etsek bile, bunların saatlerce yüzümüzde kalması sonucu cildin alt katmanlarına ulaşmasına engel olamayız. Bu durum cildimizin rahat nefes almasını engelleyerek cildimizin alt katmanlarında bulunan hücrelerin oksijensiz kalması anlamına gelir.
Bir kozmetik ürün alırken öncelikle hipoalerjenik özellikte olanları tercih etmelisiniz. Cildiniz alerjik reaksiyonlara açık olmasa bile her zaman yeni faktörlere karşı hassas olabileceğini dikkate almalısınız.
İkinci önemli konu ise, seçeceğiniz kozmetik ürünlerin hangi maddelerle ve formülle üretilmiş olduğunu bilmektir. Cildin yağ dengesini düzeltebilen, vitamin ve mineraller bakımından zengin ürünlere yatırım yapmak daha doğru bir tercih olacaktır. Bu özelliğe sahip olan ürünler cildi dengeler ve gözenekleri tıkamazlar. Tabii ki bu, ürünün cilde ne kadar uygulandığıyla da ilgilidir. Çünkü en hafif kıvama sahip bir kozmetik bile aşırı miktarda kullanılması durumunda çeşitli sorunlar yaratır.
3. Cilt Güzelliğini Sağlamak İçin Nasıl Bir Diyet Uygulanmalıdır?
Eğer cildinizin bakımını ihmal etmiyor ve buna rağmen hala istediğiniz sonucu elde edemiyorsanız beslenme biçiminizi gözden geçirmelisiniz. Bu gibi durumlarda en pahalı bakım ve kozmetik tedavilerin bile, beslenme alışkanlıklarımızı sağlıklı biçimde değiştirmeden yeteri düzeyde etki edemediği bilinmektedir.
Cildiniz kuruduğunda ve buna bağlı olarak çeşitli kusurlar oluşmaya başladığında iyileşme süreci biraz uzun sürebilir. Bunun sebebi vücudunuzda depolanan A vitamini miktarının azalmasıdır. Bu yüzden uyguladığınız diyeti karaciğer, tereyağı ya da beyaz peynir gibi ürünlerle zenginleştirmeniz gerekmektedir.
Öte yandan cildinizin kaybettiği elastikiyetini ona geri kazandırmak için, cilt sıkılığını güçlendirdiği bilinen E vitamini kaynağı olan ürünlere yatırım yapmalıyız.
Cildiniz soluk ve yorgun bir görünümdeyse, bunun sebebi folik asit eksikliği olabilir. Bu sorunu fark ettiğinizde dikkate almakta fayda vardır. Buzdolabında havuç, lahana ve kuşkonmazlara yer açmalısınız. Bu besinlet folik asit bakımından zengindir.
Eğer gözlerinizin altında koyu halkalar ve şişlik oluşmaya başlamışsa vücudunuzun K vitaminine ihtiyaç duyduğunu anlayabilirsiniz. Brokoli, ıspanak, patates ve süt ürünleri K vitamini bakımından zengindir. Bunları tüketerek vücudunuzun K vitamini seviyesini dengeleyebilir ve göz çevrenizin iyileşme sürecini hızlandırabilirsiniz.
C vitamini de cilt sağlığı için son derecede önemlidir. Bu yüzden günlük olarak vücuda kazandırılmalıdır. Onun sayesinde cildinizin solgun görünümünü düzelterek daha canlı bir görünüm kazanabilirsiniz. Her türlü narenciye, maydanoz ve taze biberleri tüketerek doğal yollardan C vitamini takviyesi yapabilirsiniz.
Kafein Tüketimini Azaltın
Kahve ve çayda bulunan kafein maddesi cilt gözeneklerini genişletir. Ayrıca bunları gün boyunca sık sık tüketmek, cildinizin doğal ışıltısını bozarak mat bir görünüme neden olur. Kafeinin cilt sağlığına bir diğer olumsuz etkisi ise vücutta su tutması ve dolayısıyla vücutta biriken toksinlerin atılmasını zorlaştırmasıdır. Bu sorunlardan kaçınmak için yapmanız gereken, bu içecekleri çok az miktarda tüketmek, cildin nem dengesini korumak ve vücutta biriken toksinlerden kurtulmak için gün içinde bir bardak maden suyu ve bol bol su içmektir.
Tuz ve Şeker Kullanmayın
Bu iki ürün yalnızca sağlığımıza değil aynı zamanda dış görünüşümüzü de olumsuz etkilemektedir. Tuz ve şeker vücutta su tutar ve ödem oluşmasına sebep olur. Vücut tarafından atılamayan toksinler serbest kalmaya başlayarak cilt üzerinde leke oluşumu, gerginlik ve elastikiyetsizlik gibi sorunlar meydana getirir.
Yağlı Yemeklerden Vazgeçin
Çok yağlı ve baharatlı yemekler kılcal damarları daraltır. Ciltte püstül oluşumuna ve yağlı bir görünüme neden olur.