Erkeklerin birçoğu biz kadınların geç hazırlanmasından şikâyetçidir. Kadınların dakikalarca, hatta bazen saatlerce hazırlanamamasının en önemli sebebi ise o anki modudur. Eğer keyifliysek ve istekle bir yere gidiyorsak, hemencecik giyinip süslenip evden çıkabiliriz. Fakat iş, okul, kurs vb. bir zorunluluk varsa hazırlanmak oldukça zahmetli bir olay haline geliyor ve süreç uzadıkça uzuyor. İşte kadının hazırlanma sürecinin uzun olmasının temel sebepleri…

“Giyecek Hiçbir Şeyim Yok” Sendromu

Kadınlar hazırlanma işine öncelikle kıyafet seçimiyle başlarlar. Çünkü kıyafete göre saç ve makyaj yapımı ikinci aşamada kalır. İyi, kötü bir şekilde kendimizi dolabın başına getirsek de, bu kısımda oldukça fazla zaman harcarız. Çünkü biz kadınlar dünya kadar kıyafetimiz olsa da, dolabımızda hiç boş yer kalmasa da maalesef ki giyecek bir şey bulamayız. Aynı şeyleri giymek istemeyiz ve birçoğunun modasının geçtiğini düşünürüz. Gardırobun önünde geçen kararsız dakikalar sonucunda üstü buluruz, alt uymaz. Alta bir tayt, pantolon ya da etek kombinleriz bu seferde fazla kilolarımız göze batar. Bu durum bizi ne giyeceğim sendromuna sürükler.

Kadın ve Saç Modeli İkilisi

Uzun zahmetler sonunda ne giyeceğimizi belirler ve kıyafetimize göre bir saç modeli uydurmaya çalışırız. Hayatın karmaşası içinde hem bir yere yetişmeye çalışmak, hem de güzel görünmeyi istemek elbette zor. Ancak bu zorlukla başa çıkmak isteyen kadın, kendi kendine saçını şekillendirerek; günlük yuvarlak topuz, balıksırtı örgü, düz fön, kabarık atkuyruğu ya da maşayla su dalgası modeli yapmaya karar verir. İşin en önemli noktası zaten karar vermek: Gerisi 10 dakikalık iş aslında!

Kadının Hazırlanma Sürecindeki Son Evre: Makyaj

Kadınların hazırlanma aşamalarında önemli bir part daha var. O da elbette ki makyaj. Bu aşamada biz bayanlara zaman kaybettiren çoğunlukla yeni bir şeyler denemektir. Daha önce yapmadığımız bir stili uygulamak, yeni aldığımız allığı ya da rimeli kullanmak gibi hususlar bizi oyaladıkça oyalar. Çünkü ürünlere yabancıyız, o uygulamaya elimiz henüz alışmadı ve yakışıp yakışmadığına karar veremedik.

Hal böyle olunca acelemiz varsa her zamanki kullandığımız fondötenle cildimizi daha canlı gösteririz. Ardından allıkla yanaklarımızı renklendirerek, biraz far ve rimelle makyajın ana hatlarını oluştururuz. Son olarak rujumuzu da sürerek, parfüm seçimine geçeriz ve gideceğimiz ortama en uygun koku hangisi ise onu tercih ederiz. Küpeler, bileklikler, kolye ve yüzükler de takıldıktan sonra kıyafete uyumlu bir çanta alarak süreci zor da olsa tamamlarız.